LGBT-Eşcinsel Haftası Kutlama Etkinliğine Dair Basın Açıklaması

 

BASIN BİLDİRİSİ

 

Sayın Basın Mensupları;

Hukukçu Kadınlar Derneği, insan hak ve özgürlüklerine dair meşru her hakkın yanında ve savunucusu bir sivil toplum örgütüdür. Hiç kimsenin hukuka aykırı olarak bu hak ve özgürlüklere müdahale etmesini kabul edemeyiz. Ancak, ne zamanki birtakım hak talepleri ülkemizin milli manevi değerlerini tehdit etme; toplumun değer ve inançlarına zarar verme boyutuna ulaşırsa o zaman meşru olmayan bu hak taleplerine karşı her türlü hukuki mücadeleyi yürütmeyi vazife kabul ederiz.

Ülkemizde maalesef bir süredir kendilerini özel hayatları üzerinden tanımlayan ve bu tanımlamayı vücut dillerine ve fiziki görünümlerine sirayet ettiren, özel hayatlarını toplumun sosyal, kültürel, hukuki, ekonomik alt yapısı için bir temele dönüştürmeye çalışan bir kesim mevcut. Eşcinselliği bir yaşam felsefesi ve hayat tarzı olarak gören bu kesim, bireysel tercihlerini toplumda geniş kitlelere yaymak ve normalleştirmek için çalışmalar yapmakta. Bahse konu bu çalışmalar masum kişisel özgürlük talepleri olmanın ötesinde, Türkiye’yi fuhuş, uyuşturucu ve ahlaki çöküntü içerisine sürükleyerek toplumu ifsat etmek, devleti yıkmak için gayret sarf eden birtakım iç ve dış mihrakların desteğini arkasına alarak yürütülmekte.

Son yıllarda toplumumuzda bu kesimin çalışmaları bir proje ürünü olarak, her türlü basın yayın organının kullanılması suretiyle geniş kitlelere empoze edilmeye çalışılmaktadır. Kendilerini üçüncü cins ilan eden LGBT (Lezbiyen, gay, biseksüel, trans) grupları bu çalışma ve gayretlerin sonucunda ortaya çıkmıştır. Müzik, sinema, basın ve çeşitli ticari araçlarla eşcinsellik özendirilmekte, gençlere yönelik sosyal medya başta olmak üzere kullanılan yoğun propaganda dili ve rol modeller üzerinden eşcinsel olmak teşvik edilmektedir. İslam inancı çerçevesinde yaşamak isteyen gençlere ise, eşcinselleri ve onların yaşam tarzını kabul etmeleri bir özgürlük diyeti olarak dayatılmakta; birlikte yaşama kültürü, farklılıkları kabul ve temel hak ve özgürlükler; günah işleme özgürlüğü, harama tahammül ve Anayasa’da yer almayan sınırsız bir hak ve özgürlükler manzumesi olarak dikte edilmeye çalışılmaktadır.

Tüm dünyada faaliyet gösteren bu odaklar eşcinselliği sağlıklı, normal, doğuştan, tabii bir olgu gibi lanse ederek toplumda doğal bir yaşam biçimi olduğu algısını yerleştirmektedirler. Aynı zamanda bu söylemlerle eşcinselliğin sosyal, kültürel, hukuki, ekonomik alt yapısını da hazırlamaya çalışmaktadırlar.

Eşcinsellik bağımsız bilim çevreleri tarafından cinsel sapkınlıklar kategorisinde değerlendirilen bir hastalık olarak tarif edilmektedir. Çevresel faktörler de bu hastalığın ilerlemesine ve yayılmasına sebep olmaktadır. Bu konuda tedavi merkezlerinin bulunması ve tedavi ile iyileşip bu illetten kurtulan insanların varlığı zaten tek başına bile bu olgunun bir hastalık olduğunu göstermeye yeterlidir.

Anayasa başta olmak üzere hiçbir yasal düzenleme, hiçbir inanç ve ahlak anlayışı toplumun temel dinamiklerini yıkmaya yönelik bu tür eylem ve faaliyetleri temel hak ve hürriyetler, sivil toplum hareketleri veya birlikte yaşama kültürünün bir tezahürü olarak kabul etmemektedir. Türkiye toplumunun milli manevi inanç ve değerlerine hiçbir şekilde saygı duymayan bu zihniyetin faaliyetlerine engel olunmasını yetkili makamlardan talep ediyoruz.

Eşcinselliği alenileştirmek, yaymak ve normalleştirmek için yine mübarek Ramazan ayının 24. gününe rastlayan 19 Haziran 2017 günü eşcinsel haftasının başlatılması; Ramazan Bayramı’nın 1. gününe rastlayan 25 Haziran 2017 gününde de İstanbul'da eşcinsel yürüyüşü yapılması planlanmaktadır.

Bu çirkin ve ahlak dışı faaliyeti meşrulaştırmak için yürüyüşe Onur kelimesi eklenerek eşcinsellik ve eşcinseller yüceltilmekte, yürütülen algı operasyonu ile toplum zihinsel olarak bu hareketi kanıksamaya hazırlanmaktadır.

İslam dininde bize emanet olarak verildiği ifade edilen insan bedeninin toplumun kurucu unsurları arasında yer almaması adına LGBT faaliyetlerine karşı çıkıyor; eşcinsel haftası ve yürüyüşü ile benzeri faaliyetlere engel olunması için yetkili makamları hukuk sınırları içinde gereken adımları atmaya davet ediyoruz.

Kamuoyuna saygıyla duyururuz.


HUKUKÇU KADINLAR DERNEĞİ

23.06.2017