Kudüs Hakkında Tek Taraflı Sözde Barış Planı Basın Açıklamamız

 

BASIN AÇIKLAMASI


ABD Başkanı Trump dün İsrail Başbakanı Netanyahu ile düzenlediği ortak basın toplantısında tek taraflı sözde Ortadoğu barış planını kamuoyuna açıkladı. Trump Kudüs'ün tamamının İsrail'in başkenti olacağı açıklamasında bulundu. Bu açıklamayla Trump 1937 yılından bugüne kadar gündemde olan BM Genel Kurulu'nun ve Güvenlik Konseyi'nin birçok kararıyla teyit edilen 2 devletli çözümü öldürmüş oldu.

Sözde barış planıyla Filistin'in kendi kaderini tayin hakkı ortadan kaldırılmakta, İsrail topraklarıyla çevrili Filistin adacıkları oluşturulmak istenmektedir. Filistinliler kantonlara bölünmüş olarak yaşamaya zorlanarak, İsrail’in egemenliğini tanıyarak baskı ve şiddet içinde elimine edileceklerdir. Planın asıl amacının o topraklardaki Filistin varlığını tamamen ortadan kaldırmak olduğu aşikârdır.

Trump ve Netenyahu'nun bu talihsiz planları İsrail'in Filistin topraklarını işgalini meşrulaştırmaktır. Her iki liderde barış gibi hassas bir meseleyi kullanarak siyasi kazanımlar elde etmeye çalışmaktadır.

1948'de BM sözde çözüm planını Filistinliler reddedince Siyonistler İsrail'i kurduklarını tek taraflı ilan ettiler. Bugün de İslam âleminin Türkiye dışında korkunç sessizliğine dayanarak Filistin devleti ve halkını meşru vatanlarından tamamen sürgün etmenin ilk adımı olacak kararı açıklamaya hazırlanıyorlar.

Kudüs insanlığın ortak mirası ve İslam’ın ilk kıblesidir. Trump ve Netenyahu'nun dünya devletlerinin neredeyse tamamını yok sayarak hazırladıkları, hukuken yok hükmündeki bu sözde planı yüzyılın ihanetini kınıyoruz.

BM başta olmak üzere, İslam İşbirliği Teşkilatı ve uluslararası tüm kurum kuruluşları uluslararası hukuka ve sözleşmelere aykırı bu plana karşı seslerini yükseltmeye, gerekli tedbirleri almaya, Filistin Devletinin ve halkının meşru haklarını koruma ve savunmaya davet ediyoruz. Dünya barışı ve çok uluslu tüm devletlerin ortak huzuru ve geleceği için sözde barış planına karşı çıkmak zaruret arz etmektedir.

Kamuoyuna saygılarımızla arz ederiz.


HUKUKÇU KADINLAR DERNEĞİ

29.01.2020